ÖZET
Amaç:
Anormal uterin kanama yakınması ile başvuran, muayenesi sonrasında rutin yapılan transvaginal ultrasonografide endometriyal kavite içinde lezyon düşünülen hastaların, ofis histeroskopi ile ulaşılan tanı, tedavi sonuçlarını ve maliyeti klasik histeroskopik yaklaşımdan elde edilen sonuçlar ile karşılaştırmayı amaçladık.
Gereç ve Yöntemler:
Çalışmaya anormal uterin kanama ile polikliniğe başvuran 544 olgu arasından 3D transvajinal ultrasonografide uterus içinde yer kaplayıcı lezyonu olan toplam 123 olgu alındı. Hastalara klasik ve ofis histeroskopi yöntemleri anlatılarak bir işlemi tercih etmesi istendi. Bu olguların 57 tanesi klasik histeroskopi ve 66 tanesi ofis histeroskopi ile tedaviyi tercih etti. Ofis histeroskopi olgularında görsel analog skala kullanılarak, tüm olgularda Likert skalası kullanılarak memnuniyet ve Türk Lirası olarak işlemin maliyeti hesaplandı.
Bulgular:
Nihai patoloji sonuçlarına göre endometrial polip görülme sıklığı %65.9 (n=81), submuköz myom görülme sıklığı %7.3 (n=9) olarak bulundu. Ortalama işlem süresi ofis histeroskopi için 11.0±5.67, klasik histeroskopi için 42.6±18.4 dakika olarak bulundu (p<0.001). Ofis histeroskopisi yapılan hastalarda işlem öncesi ağrı ortalaması 0.3±0.1 (0-1), işlem sırasındaki ağrı ortalaması 2.8±2.5 (0-10), işlem sonrası ağrı ortalaması 1.5±1.6 (0-8) olarak bulundu. Ofis histeroskopi sonrası hastaların işlemden çok memnun kalma ve tavsiye edilir bulma oranları sırasıyla %89.3 ve %86.3 olarak tespit edildi. Ofis histeroskopi grubundaki 66 hastanın tedavi sonrası 6. ayda semptomsuz fayda görme oranı %92.4 ve klasik histeroskopi grubunda ise %96.4 olarak hesaplandı (p=0.3). Ofis histeroskopi sonrası 6 ayda ise hastaların işlemden memnun kalma ve tavsiye edilir bulma oranları sırasıyla %83.3 ve %81.8 olarak tespit edildi. Maliyet analizinde ofis histeroskopinin klasik yaklaşımdan 3.6 kat ucuz olduğu tespit edildi.
Sonuç:
Ofis histeroskopisi, hızlı sonuç veren, genel anestezi gerektirmeyen, doğrudan görüntülemeyi ve tedaviyi sağlayan, ayaktan hastada yapılabilen, düşük maliyetli, hasta açısından güvenilir ve tatminkar bir yöntemdir. Anormal uterin kanamalı hastalarda intrakaviter lezyondan şüpheleniliyor ise ilk basamak tanı ve tedavi aracı olarak düşünülmelidir.